Yeni Üyelik Haber bülteni üyeliği
|
SAĞLIKLI GIDA TÜKETİMİ VE KİŞİSEL HİJYEN Yaşam, büyüme ve gelişme faaliyetlerinin yerine getirilmesinde , yeterli ve dengeli gıda tüketiminin önemi büyüktür. Ülkemiz %60-70'lere varan genç ve dinamik nüfus kitlesine sahiptir. Gelecek neslimizin sağlıklı, başarılı, huzurlu ve mutlu, kendisi ile gurur duyan ve kendisine güvenen, tutum ve davranışları ile kendisini kabul ettiren, iyiye daha iyiye yönelen ve aynı zamanda mütevazi , paylaşmasını ve yardımı seven, ben değil biz mantığı ile hareket eden insanlar topluluğunun oluşturulması, gelecek nesle olan güvenimizin bir göstergesidir. Ekonomik, psikolojik ve sosyal şartlar düşünüldüğünde de temelde sağlıklı gıda tüketiminin olduğu da çok açık bir gerçektir. Gıda tüketiminin yetersiz ve dengesiz olması halinde , vücudun büyüme, gelişme ve rutin faaliyetlerinde aksama olacağı ve buna bağlı olarak da bir çok hastalık etmenlerinin ortaya çıkabileceği unutulmamalıdır. Vücudun büyümesi, dokuların yenilenmesi ve çalışması için gerekli olan besin öğelerinin her birinin yeterli miktarlarda alınması ve vücutta uygun şekilde kullanılması halinde insanın çalışma, planlama ve üretme yeteneğini arttıracağı muhakkaktır. Dünya nüfusunun hızla artması, gelişen teknolojiye bağlı gıda- çevre kirliliği, ekonomik güçsüzlük ve eğitim yetersizliği gibi olumsuz faktörler , gıda tüketimine yönelik problemleri derinleştirmekte ve güvenli gıda temini ve tüketimini zorlaştırmaktadır. Buna göre öncelikle güvenilir gıdanın teşviki, temini ve tüketiminin sağlanması sağlıklı gıda tüketiminin temelini oluşturmaktadır. Güvenli (sağlıklı) gıda; Besin değerini kaybetmemiş, fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik açıdan temiz olan bozulmamış gıda maddesi olarak tanımlanmaktadır. Tüketime sunulan gıdanın ne denli sağlıklı olduğu ise pek çok araştırmada yapılan kontroller ile belirlenmektedir. En iyi kontrol denetleyicileri yapılan araştırmalara göre ; üreticinin bizzat kendisi, yasal kontrol kuruluşları ve tüketicilerdir. Gıdanın sağlığı dendiğinde üretici ve tüketici açısından farklı kriterler dikkate alınmaktadır. Örneğin üretici, gıdalardaki mikroorganizmaları, tüketici ise gıdalardaki pestisit kalıntılarını birinci derece de gıda tehlikesi olarak görmektedir. Kaliteli insan kaynağı sisteminin oluşturulmasına yönelik gerçekleştirilen, eğitim ve öğretiminin insanın doğumundan ölümüne kadar geçen süreç içerisinde ki her aşamada ne denli önemli ve etkili olduğu da vazgeçilemeyen bir gerçektir. Gıda sahasına sunulan hizmet, vicdan hizmetidir. Şu şekilde tanımlanabilir; Canlı olayların yaşandığı , risk halinde geriye dönüşü asla affetmeyen, ne verilirse onun alınacağı , etki ve tepkinin anında yaşandığı , rol dağılımlarında kamu, özel, üniversite, kit sektörlerinin ve sivil toplum örgütlerinin v.b yer aldığı büyük bir tiyatro sahnesidir. Her ne kadar rol dağılımında adaletsizlikler var ise de sorumluluklar eşit ve büyüktür. Elde edilecek başarı;İnsan tüketimine ve tüketicinin beklentilerine uygun gıda maddesini her zaman toplam kalite yönetimi anlayışı içerisinde aynı ve arzu edilen sağlık ve kalite boyutunda , istenen miktarda ve en ekonomik şekilde üretilmesine bağlıdır.
Yeni kavramların , yeni sistemlerin , yeni yaklaşımların oluşumuna sebebiyet vermektedir. Diğer taraftan, güvenilir gıdanın elde edilmesine yönelik; gıda hammaddesinin işletmeye girmesinden başlayarak ürün elde edilmesi aşamasına kadar ki üretim zincirinde ürüne çeşitli kaynaklardan mikroorganizma kontaminasyonu söz konusudur. Mikroorganizma (m.o) uygun ortamlarda hızla üreyerek üründe istenmeyen değişikliklere yol açabilmektedir. Ancak, endüstriyel mikrobiyolojide fermente ürünler için mikroorganizma şarttır. Örneğin; Yoğurt, Peynir, Sirke, Turşu vb fermente ürünlerinin üretimlerinde m.o gelişmeleri istenen bir olgudur. Elbette ki bu üretimlerde belli koşullar altında yapılmaktadır. Örneğin; 1 gr yoğurtta 1milyon canlı bakteri vardır. Diğer taraftan gıda maddesinde çok sayıda mikroorganizma bulunması pastörizasyon ve sterilizasyon gibi ısıl işlemler ile başarılı olunmasını da güçleştirilmektedir. Mikroorganizmalarla kontamine olmuş(bulaşmış) gıdaların tüketimi; İnsanlarda enfeksiyon (gıdaya bulaşma) ve intoksikasyona(Gıda zehirlenmelerine) neden olarak önemli sağlık sorunlarına da sebebiyet verebilmektedir. Bu anlamda; Gıda kaynaklı sağlık sorunlar;
Enfeksiyon ve intoksikasyona sebep olan mikrooorganizma örnekleri verilecek olursa;
Burada m.o'lara değinilmedeki gaye; tehlikenin kimliği ve düzeyinin bilinerek alınacak önlemlere ışık tutması açısından önemlidir E.coli; İnsan ve diğer memelilerinin bağırsak sisteminde yaşamaktadır. Bağırsaklardan, doğrudan doğruya su ve toprağa ve buralardan da gıdalara üretimden tüketime kadar geçen süreç içinde çeşitli şekilde bulaşırİar. Burada dikkat edilmesi gereken verilmek istenen mesaj şudur. Tuvaletten çıkan bir kişinin elini yıkamadan gıda üretime geri dönmesi halinde gıdaya direk geçebilen bir mikrop olmasıdır. Gıda maddesi içinde kesinlikle bulunmamalıdır. Besin zehirlenmesine neden olmaktadır. 10 gr numune içinde bir adet bulunması halinde; 15 dk da 2 adet; 60 dk da 16 adet ; 120 dk (2 saat) da 256 adet; 180 dk (3saat) da 4098 adet E coli miktarında çoğalma görülmektedir. Gıda zehirlenmesine neden olmaktadır. 7-12 saat inkübasyon( gelişme) süresidir. Belirtileri ise; diyare karın ağrısı, kusma gibi şikayetlerle kendini göstermekte olup 24 saat devam etmektedir. Bazı vakalarda ise yüksek ateş (39-40 derece) ve iyileşme süresinin 3-4 gün olduğu bilinmektedir. Süt, peynir v.b ürünlerde daha fazla görülmektedir.
|
|
Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa |
Gizlilik Sözleşmesi |
Üye Girişi